Hesabınız Varmı?

22 Nisan 2010 Perşembe

GÜNLER TORBAYA GİRDİ

Eskiden beri özel gün ve haftaların kutlamasına karşıyım. Birini bitirmeden diğerine geçiyor, hemen bir öncekini eskitiyoruz. Üstelik günlerini kutlamadığımız bir ürü meslek mensubunu da gücendiriyoruz. Gerçi çok azı kaldı ama yine de var.
Mesela ilk aklıma gelen bir seyyar satıcılar günümüz yok. Neden düşünmemişler bilmiyorum. Üstelik çokta faydalı olur. Seyyar satıcılar tablalarını meyve, sebze, çerez gibi ürünlerle doldurup Hükümet meydanına toplansalar, günün anlamını belirten konuşmalar ve çelenk sunumundan sonra tablalarındakileri halka ücretsiz dağıtsalar. Sonra da zabıtalar onları dağıtsa. Şu gün ve haftaları kutlamaya ayırdığımız zamanlarda ciddi ciddi herkes işini yapsa daha faydalı olmaz mı ? Zaten bir yılda ortalama 130 gün tatilyapıyoruz bir de bu günler girince araya ne devamlılık kalıyor ne verim, sonra da kalkıp bir türlü kalkınamadığımız dan dem vuruyoruz.Belki de sırf bu nedenle hep kalkınmakta olan ülkeyiz. Bir türlü süreci tamamlayamıyoruz. Hemen kızmaya başlamayın canım…. Tamam bazıları gerekli. Dini ve Milli bayramlarımıza sözüm yok. Ortak değerlerimizi yaşadığımız, paylaştığımız bu günler olmalı ve büyük bir sevinç ve gururla kutlamalıyız ama sizce de diğerleri biraz abartı değil mi ? Abartıdan öte ekonomi ve zaman açısından israf değil mi?
Tam yazı için yeter derken aklıma geldi. Çocuk doğarken ağlar, anne acı içinde biz sevinçten bayram yapıp deliler gibi eğlenmezmiyiz ? Çocuk sünnet edilirken yine o acı içinde kıvranır biz se davul zurna eşliğinde halaylar çekeriz. Askere giderken aynı, evlenirken aynı hepsinde bir kutlamadır gider. Yani hayatımızın her aşaması nerdeyse bir eğlenme ve kutlama furyasıyla geçip giderken şair soruyor ne diye hala oyunda oynaştasın ? Bende şairin gölgesine sığınıp soruyorumbu kadar kutlama fazla değil mi ?

Hiç yorum yok: